Nur Akademisi (Ümraniye) Uğur AKKAFA
Namazın mânâsı, Cenâb-ı Hakkı tesbih ve tâzim ve şükürdür. Yani, celâline karşı, kavlen ve fiilen, "Subhanallah " deyip takdis etmek; hem, kemâline karşı, lâfzen ve amelen;" Allahu ekber " deyip tâzim etmek;hem, cemâline karşı, kalben ve lisânen ve bedenen, " Elhamdülillah " deyip, şükretmektir. Demek tesbih ve tekbir ve hamd, namazın çekirdekleri hükmündedirler. Ondandır ki, namazın harekât ve ezkârında, bu üç şey, her tarafında bulunuyorlar. Hem, ondandır ki, namazdan sonra, namazın mânâsını te'kîd ve takviye için şu kelîmât-ı mübâreke, otuz üç defa tekrar edilir. Namazın mânâsı, şu mücmel hulâsalarla te'kîd edilir.
Namazın mânâsı, Cenâb-ı Hakkı tesbih ve tâzim ve şükürdür. Yani, celâline karşı, kavlen ve fiilen, "Subhanallah " deyip takdis etmek; hem, kemâline karşı, lâfzen ve amelen;" Allahu ekber " deyip tâzim etmek;hem, cemâline karşı, kalben ve lisânen ve bedenen, " Elhamdülillah " deyip, şükretmektir. Demek tesbih ve tekbir ve hamd, namazın çekirdekleri hükmündedirler. Ondandır ki, namazın harekât ve ezkârında, bu üç şey, her tarafında bulunuyorlar. Hem, ondandır ki, namazdan sonra, namazın mânâsını te'kîd ve takviye için şu kelîmât-ı mübâreke, otuz üç defa tekrar edilir. Namazın mânâsı, şu mücmel hulâsalarla te'kîd edilir.
BÖLÜM 1
BÖLÜM 2
BÖLÜM 3
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder